Diyarbakır’ın Hazro ilçesinde annesi ile 2 akrabasını öldüren eski korucu Mahsum Bilici’ye verilen 3 defa ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasını Yargıtay’ca onandı.
Hazro’nun Uzunargıt köyünde annesi Âmine Bilici (43) ile akrabası İhsan Nemutlu (44) ve İhsan’ın oğlu Osman Nemutlu’yu (10) öldüren eski köy korucusu Mahsum Bilici’ye (23) Ağır Ceza Mahkemesince verilen 3 kere ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası Yargıtay’ca incelendi.
SUÇTAN KURTULMAK İÇİN ANNESİNE İFTİRA ATMIŞ
Kararı temyiz eden sanığın haksız tahrik indirimiyle daha az ceza alabilmek için annesinin yasak aşk yaşadığı tezine da kabahatten kurtulmaya yönelik olduğu için prestij edilmediği bildirildi.
Sanık temyiz müracaatında, şu sözleri kullandı:
*Annem’in akrabamız İhsan’la gönül alakası vardı. Anneme sorular sorup sıkıştırdım. Karşılık vermedi. Sorularıma sessiz kalmasını gönül bağını kabul ettiği halinde yorumladım.
*İkisini de öldürmeye karar verdim. İhsan’ı konutumuzun önünden geçtiği sırada aracını kalaşnikofla taradım.
*Ardından meskene gelerek bu sefer annemi seri biçimde taradım. 30 mermim vardı, hepsini sıktım. Araçta bulunan İhsan’ın oğlu Osman art koltukta oturuyordu. Onu öldürme niyetim yoktu, fakat o da ortada gitti.
*Annemle İhsan daima bakışıyorlardı. Namusumu kurtarmak için yaptım. Annem babamla resmi nikâhlı evli olsa da sadakat yükümlülüğü tüm çocuklarına ve aile birliğine yöneliktir. İkazlarımı dikkate almayınca öldürdüm.
“ANNESİNİ ÖLDÜREN OĞLUMDAN ŞİKÂYETÇİYİM”
Davaya müdahil olarak katılan sanığın babası Halis Bilici ise oğlunun daima hap ve esrar içip başında bu türlü bir olayı kurguladığını, eşiyle 24 yıllık evli olduğunu, eşinin kendisinden bile utandığını, bu türlü bir aldatmanın mümkün olmadığını söz ederek, “Eşim namuslu bir bayandı. Oğlum akli istikrarı yerinde olmadan bana ilişkin korucu silahıyla eşimi vurduğu için kendisinden şikayetçiyim” diyerek kararın onanması talebinde bulundu.
“6 ÇOCUK ANNESİYİM EŞİME İFTİRA ATIYOR”
Davaya katılan öldürülen İhsan Nemutlu’nun eşi Necla Nemutlu da, eşi İhsan’ın Âmine ile ilgisi savının mutlaka iftira olduğunu belirterek, “20 yıllık evliyiz. 6 çocuğumuz var. Bu türlü bir durum olsaydı ben ve çocuklarım bunu hissederdik. Zati Amine ile akrabayız. Sanık eşimi ve kendi annesini öldürmeden 15 gün evvel de kızıma av tüfeğiyle ateş etti. Artık kendini namus argümanıyla kurtarmaya çalışıyor. Şikâyetçiyim” dedi.
TAHRİK YOK AĞIR MÜEBBET
Yargıtay, sanığın annesini öteki erkekle gönül bağlantısı olduğunu sav ederek cinayetleri işlediği savunmasına karşı sanığın babası ile ölen adamın eşi ile başka şahitlerin aldatma olmadığını belirtmiş olmaları ve son derece küçük bir köyde, dar bir etrafta sanığın argüman ettiği üzere aldatma olayının hayatın olağan akışına karşıt düştüğü ve böylesi bir durumun kapalı kalmasının imkânsız olduğuna dikkat çekti.
Yargıtay, sanığın Amine ve İhsan’ın evlilik dışı ilgi yaşadıklarına dair sanığın soyut fikri dışında hiçbir kanıt bulunmadığından öncelikle hakkında haksız tahriki düzenleyen 29. unsurun uygulanma imkanının yöntem ve yasaya nazaran bulunmadığının altını çizdi.
CEZADA İSABETSİZLİK YOK
Yargıtay, sanığı, annesini 20 kere ateş ederek öldürme kastıyla hareket ettiğinden hakkında verilen indirimsiz ağırlaştırılmış müebbet ve İhsan ile oğlu Osman’ı da öldürmekten ise 25’er yıl mahpus ve cinayetleri de babasına ilişkin Jandarma envanterindeki zimmetli silahla işlediği için ayrıyeten 5 yıl mahpusla cezalandırılmasında bir isabetsizlik görülmediğinden kararın oy birliğiyle onanmasına karar verdi.